Dışarıda, herkesin terliyor olduğu o klasik sıcak yaz günlerinden biriydi. Herkes kendini havalandırıyor ve bir tür rahatlama arıyordu. Gökyüzünü bir bulut perdesi kaplamıştı ve yavaş bir kurtuluşun yaklaştığı gibi görünüyordu. Ancak kısa süre sonra yukarıdan damlalar başlamıştı düşmeye, nemden kaynaklanan sıcağın ardından hoş bir serinlik getiriyorlardı. Bu, sanki yağmur damlaları sıcaklığı silmek isteyen bir tedavi şovuydu. Sanki doğa, sert güneş ışıkları altında yaptığımız tüm yorgunluğa karşılık bize teşekkür etmeye çalışıyordu.
Yağmur damlaları çatıya başladığında insanlar sığınağı aramaya koştu. Hâlâ sığınakta iken, yağmur damlalarının yüzeyi vurarak yarattığı güzel sesi dinleyebiliyorlardı. Gerçekten de bir güzel melodi gibiydi, her bir yağmur damlası müziğin bir notasıydı. Çelik parmaklık üzerinde dans ediyor ve nazik, hafif türler yaratıyorlardı — herkesin kulaklarına müzik gibi gelen sesler. Masayı izlemek ve herkesi serinleştiren yağmurun sesini dinlemek çok güzeldi. Ama yağmur bu günleri masallara dönüştürmüştü.
Yağmur, her şeyi bir süreliğine durdurarak hareketini kaybedecek gibi görünmesine neden olur. Günlük rutinler hareketli dünyayı tamamen durdurur ve insanlar işten ayrılır. Yağmur bize anı yaşayabilmek için durmamız gerektiğini söyler. Bebekler için bu, arkadaşlarıyla keyif almak (yağmuru ve çamurlu su havuzlarında oynamak) için harika bir fırstur. Böylece gülebilir, koşabilir, yağmurun taze kokuünü derin derin çekebilirler. Yetişkinler için ise bu, düşünmek için bir anıdır. Onlara doğanın mucizelerini hatırlatır ve hareketsiz hayatlarından uzaklaşarak nefes alabilecekleri bir fırsat verir. Yağmur tümüne yavaşlamayı ve basit zevkleri yaşamayı öğretir.
Yağmur, bitkilerin, hayvanların ve insanların yaşamı için en temel unsurudur. Biraz da dünyamızın su içerek yeryüzünü ve nehirleri doldurduğunu düşünebiliriz. Yağmur suları, bitkilere büyüklük ve güç kazandırarak onları besleyen ve aynı zamanda nem sağlayıcı bir unsurdur. Bu da hayvanlara yiyecek bulmalarında ve sağlıklı bir vücut muhafaza etmelerinde yardımcı olur. Bu yağmur ve büyüme döngüsü doğal bir süreçtir ve hayatlarında her şeyi dengelemektedir. Yağmur olmazsa, her şey kuruyup gidebilir ve kuraklık gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Bu nedenle yağmur, doğanın önemli ve anlamlı bir yönüdür ve biz de bu konuda şükran duymalı ve korumalıyız.
Her tek yağmur damlasının yaptığı yolculuk, genellikle nefes kesici. Bu yolculuk, başımızdaki bulutlarda bir miktar damla olarak başlar ve ardından geri düşerek bir dereye ya da büyük denizlere katılır. Her damlacık burada kendi hikayesini taşır; bu hikayelerde yer ve deniz üzerinde yaptıkları yolculuklar anlatılır. Her damla anlatılacak kendi hikayesi vardır ve bu harika bir düşünce. Bazı damlalar bir bahçeye düşüp çiçeklerin büyümesine yardımcı olabilirken, diğerleri çocuklar oynadığı bir çamur havuzuna sıçrayabilir. Yani her yağmur damlası, hayat ve doğanın genelindeki daha büyük bir hikayenin bir parçasıdır.